Yerel yönetimlerin en önemli temel taşlarından biri olan muhtarlık, her zaman yerel halkın nabzını tutan ve onların ihtiyaçlarını belirleyen bir kurum olmuştur. Türkiye'nin birçok yerinde, muhtarlar, mahalle sakinleriyle sıkı bir iletişim içinde olarak yerel sorunlara çözüm bulmaya çalışırken, bazı muhtarlar bu görevlerini daha da ilginç bir şekilde yürütmektedir. İşte bu ilginç örneklerden biri, 3 dönemdir muhtarlık yapan bir gelin: Ayşe Yılmaz. Gelin geldikten sonra mahalleye muhtar olan Ayşe, genç yaşına rağmen topluma fayda sağlamak adına önemli projelere imza atmıştır.
Ayşe Yılmaz, evliliğinden sonra gittiği mahalledeki ihtiyaçları gözlemleyerek göreve başladığında, yerel halkla olan iletişimini güçlü tutmaya büyük önem verdi. Muhtar olduğu ilk günden itibaren, mahallede kadınların ve çocukların sosyal etkinliklere katılımını artırmak için çeşitli projeler geliştirerek mahallelinin dikkatini çekti. Kadınlara yönelik el sanatları kursları düzenleyerek, hem kadınların iş hayatına katılmalarını sağladı hem de aile bütçelerine katkı sundu. Ayrıca çocuklar için düzenlenen yaz okulu etkinlikleri sayesinde, yaz tatilinde çocukların eğlenceli ve üretken zaman geçirmeleri sağlandı. Bu tür projeler, Ayşe’nin yerel ölçekte farkındalık yaratmasını sağlarken, aynı zamanda mahalleliyle olan bağını güçlendirdi.
Ayşe, muhtar olarak görev süresi boyunca toplumsal eşitlik ve adalet konularında da aktif bir tutum sergiledi. Mahallede yaşayan tüm bireylerin sesini duyurabilmesi için düzenlediği toplantılar, yerel yönetimle iş birliği içinde gerçekleştirdiği sosyal yardımlar ve insan hakları konusundaki hassasiyeti, onu yalnızca bir muhtar değil, aynı zamanda bir toplumsal lider konumuna taşıdı. Özellikle kadınların ve çocukların daha fazla söz sahibi olduğu projeler üzerinde durarak, onlara destek veren bir yapı kurmayı başardı. Bu çalışmalar, mahalledeki kadınların sosyal hayat içinde daha etkin bir şekilde yer almasına olanak sağladı. Ayşe’nin liderliğinde gerçekleştirilen projeler, zamanla diğer mahallelere de örnek teşkil etti ve birçok genç muhtar, onun izinden gitmeye karar verdi.
Sonuç olarak, Ayşe Yılmaz'ı sıradan bir muhtar olarak değerlendirmek, onun gerçek kimliğini göz ardı etmek olurdu. Genç yaşında başardığı başarılar ve yaptığı hizmetler, sadece muhtarlık görevini değil, aynı zamanda mahalle halkının güvenini ve bağlılığını kazanmasını sağlamıştır. Ayşe, birey olarak değil, bir toplumun parçası olarak hareket etme anlayışını benimsediğinden, mahalle halkı üzerinde kalıcı bir etki bırakmayı başarmıştır. İlerleyen yıllarda da bu muhtarlık deneyiminin, başka yerlerdeki muhtarlar için bir ilham kaynağı olacağı herkesin ortak görüşüdür. Yeni nesil muhtarların ve liderlerin yetişmesine katkıda bulunacak olan bu hikaye, yerel yöneticilerin ne denli önemli bir rol üstlendiğinin bir kanıtıdır.
